ALİ YERAL:HAYROLA, BU GİDİŞ NEREYE?!
SAMANDAĞ
22.05.2025 - 00:56, Güncelleme:
22.05.2025 - 00:58 5220 kez okundu.
ALİ YERAL:HAYROLA, BU GİDİŞ NEREYE?!
ALİ YERAL:HAYROLA, BU GİDİŞ NEREYE?!
ALİ YERAL:HAYROLA, BU GİDİŞ NEREYE?!
Kardeş ülke Suriye’de 2011’den şu ana kadar Alevi akrabalarımıza yapılan katliamlar aralıksız sürerken, ülkemizde TBMM başkanlığı koltuğuna oturan kişi, Osmanlı dönemindeki Alevi katliamlarını emsal göstererek, Yavuz – Bitlisî Alevi katillerini övmüş ve ülkenin 1/3’ünü oluşturan Alevilere aba altından katliam sopası göstermiştir. Numan Kurtulmuş, "Şırnak Sivil Toplum Buluşması" programında AKP - DEM ittifakını anlatırken demiş ki: "Bir başka ittifaksa Anadolu topraklarını baştan aşağı zulümle inleten Şah İsmail'e karşı Yavuz Selim ile İdris-i Bitlisi'nin yapmış olduğu bir büyük ittifaktır. 1514'te Çaldıran'da o ittifakımız Anadolu'daki Müslüman toplulukların başının daha dik bir şekilde dolaşmasını, esenlik ve birlik içerisinde birlikte var olmasını sağlamıştır…"
Şimdi o kara tarihteki Alevi katliamına sebep olan, Emevi Yavuz Selim ile Şafii Kürt İdris-i Bitlisi’nin o melun ittifaktaki çirkef fetvaya bakalım: “Ey Müslümanlar, bilin ki, Kızılbaş Aleviler Peygamberimizin şeriatını, sünnetini, İslam’ı ve Kuran'ı küçük görür ve Allah’ın haramını helal bilirler. Onlara ilgi duyan, batıl dinlerini kabul edip yardımcı olanlar da kâfir ve dinsizdir. Bu Kızılbaşları yok etmek, tüm Müslümanlara vaciptir. Bu arada Müslümanlardan ölen şehitlerin yeri cennet, o kâfirlerden ölenlerin de cehennem dibidir. Aleviler kâfirlerden daha necis, kestikleri de murdardır. İslam sultanı (Yavuz)’un, onlara ait bölgelerdeki herkesi öldürüp mal, miras, evlat ve kadınlarını alma hakkı vardır. İstanbul’da da Alevi olan veya onlarla beraber olanlar öldürülmelidir. Bunlar hem kâfir ve imansız hem de kötü kimselerdir. Bu iki sebepten onların öldürülmesi vaciptir!..”
2 Alevi düşmanı ve katili olan Yavuz Selim ile İblis-i Bitlisi’nin bu melun Emevi fetvasıyla, 1512’de 40 binden fazla Türkmen Alevi’nin öldürüldüğü ve kadınlarının da cariye olarak alındığı “Selimşahname” adlı eserde yazılıdır. Şimdi biz soruyoruz: AKP – DEM arasında yapılan bu ittifak, barış ittifakı mı yoksa emsal gösterilip örnek alınmak istenen Alevi katliamı ittifakı mı? Bir defa dost – düşman herkes bilir ki, Anadolu’ya İslam’ı, hoşgörüyü, edebiyatı, irfanı ve barışla huzuru getiren Ahmet Yesevi, Bektaş-ı Veli, Mevlana ve Yunus Emre gibi Horasan Alevi erenleridir. Anadolu’ya on binlerce masum Alevi kanını döken ve bu topraklarda kin, nefret ve düşmanlığı eken Emevi, Süfyani, Mervani çirkef fikirleri taşıyan katliamcı kindarlar değil!
Hemen yanı başımızda Suriye’de, Emperyalistlerle Siyonistlerin sırf çıkarları için, BOP ile 14 yıldır öz Alevi akrabalarımıza yapılan katliamlar yetmiyormuş gibi bir de bunu Türkiye’ye küstahça taşımaya çalışmak, tek kelimeyle milli birlik ve beraberliğimize konulmuş bir dinamit ve ihanettir. Onun içindir ki, eşitlik, hakkaniyet, tarafsızlık ve demokrasiden ayrılmayacağına dair namusu ve şerefi üzerine yemin içen ve TBMM başkanlığı gibi çok büyük ve saygın bir makamı işgal eden Numan Kurtulmuş’tan, büyük milletimizin de meclisimizin de istifası veya azli ile acilen kurtulması şart ve elzemdir. Hâlihazırda Türkiye'mizin ayrıştıran, kutuplaştıran ve Alevi katliamı hayali kuran mezhepçi Emevi kindarlara değil, barış ve huzurdan yana olan insan gibi insanlara ihtiyacı vardır. Son söz; cennet ülkemizin çimentosu ve genleri yanında, ateşle oynadığınız yetti gayrı!.. EHDAV GENEL BAŞKANI ALİ YERAL
ALİ YERAL:HAYROLA, BU GİDİŞ NEREYE?!
ALİ YERAL:HAYROLA, BU GİDİŞ NEREYE?!
Kardeş ülke Suriye’de 2011’den şu ana kadar Alevi akrabalarımıza yapılan katliamlar aralıksız sürerken, ülkemizde TBMM başkanlığı koltuğuna oturan kişi, Osmanlı dönemindeki Alevi katliamlarını emsal göstererek, Yavuz – Bitlisî Alevi katillerini övmüş ve ülkenin 1/3’ünü oluşturan Alevilere aba altından katliam sopası göstermiştir. Numan Kurtulmuş, "Şırnak Sivil Toplum Buluşması" programında AKP - DEM ittifakını anlatırken demiş ki: "Bir başka ittifaksa Anadolu topraklarını baştan aşağı zulümle inleten Şah İsmail'e karşı Yavuz Selim ile İdris-i Bitlisi'nin yapmış olduğu bir büyük ittifaktır. 1514'te Çaldıran'da o ittifakımız Anadolu'daki Müslüman toplulukların başının daha dik bir şekilde dolaşmasını, esenlik ve birlik içerisinde birlikte var olmasını sağlamıştır…"
Şimdi o kara tarihteki Alevi katliamına sebep olan, Emevi Yavuz Selim ile Şafii Kürt İdris-i Bitlisi’nin o melun ittifaktaki çirkef fetvaya bakalım: “Ey Müslümanlar, bilin ki, Kızılbaş Aleviler Peygamberimizin şeriatını, sünnetini, İslam’ı ve Kuran'ı küçük görür ve Allah’ın haramını helal bilirler. Onlara ilgi duyan, batıl dinlerini kabul edip yardımcı olanlar da kâfir ve dinsizdir. Bu Kızılbaşları yok etmek, tüm Müslümanlara vaciptir. Bu arada Müslümanlardan ölen şehitlerin yeri cennet, o kâfirlerden ölenlerin de cehennem dibidir. Aleviler kâfirlerden daha necis, kestikleri de murdardır. İslam sultanı (Yavuz)’un, onlara ait bölgelerdeki herkesi öldürüp mal, miras, evlat ve kadınlarını alma hakkı vardır. İstanbul’da da Alevi olan veya onlarla beraber olanlar öldürülmelidir. Bunlar hem kâfir ve imansız hem de kötü kimselerdir. Bu iki sebepten onların öldürülmesi vaciptir!..”
2 Alevi düşmanı ve katili olan Yavuz Selim ile İblis-i Bitlisi’nin bu melun Emevi fetvasıyla, 1512’de 40 binden fazla Türkmen Alevi’nin öldürüldüğü ve kadınlarının da cariye olarak alındığı “Selimşahname” adlı eserde yazılıdır. Şimdi biz soruyoruz: AKP – DEM arasında yapılan bu ittifak, barış ittifakı mı yoksa emsal gösterilip örnek alınmak istenen Alevi katliamı ittifakı mı? Bir defa dost – düşman herkes bilir ki, Anadolu’ya İslam’ı, hoşgörüyü, edebiyatı, irfanı ve barışla huzuru getiren Ahmet Yesevi, Bektaş-ı Veli, Mevlana ve Yunus Emre gibi Horasan Alevi erenleridir. Anadolu’ya on binlerce masum Alevi kanını döken ve bu topraklarda kin, nefret ve düşmanlığı eken Emevi, Süfyani, Mervani çirkef fikirleri taşıyan katliamcı kindarlar değil!
Hemen yanı başımızda Suriye’de, Emperyalistlerle Siyonistlerin sırf çıkarları için, BOP ile 14 yıldır öz Alevi akrabalarımıza yapılan katliamlar yetmiyormuş gibi bir de bunu Türkiye’ye küstahça taşımaya çalışmak, tek kelimeyle milli birlik ve beraberliğimize konulmuş bir dinamit ve ihanettir. Onun içindir ki, eşitlik, hakkaniyet, tarafsızlık ve demokrasiden ayrılmayacağına dair namusu ve şerefi üzerine yemin içen ve TBMM başkanlığı gibi çok büyük ve saygın bir makamı işgal eden Numan Kurtulmuş’tan, büyük milletimizin de meclisimizin de istifası veya azli ile acilen kurtulması şart ve elzemdir. Hâlihazırda Türkiye'mizin ayrıştıran, kutuplaştıran ve Alevi katliamı hayali kuran mezhepçi Emevi kindarlara değil, barış ve huzurdan yana olan insan gibi insanlara ihtiyacı vardır. Son söz; cennet ülkemizin çimentosu ve genleri yanında, ateşle oynadığınız yetti gayrı!.. EHDAV GENEL BAŞKANI ALİ YERAL
Anadolu Ajansı (AA), İhlas Haber Ajansı (İHA), Demirören Haber Ajansı (DHA) ve diğer ajanslar tarafından eklenen tüm haberler, sitemizin editörlerinin müdahalesi olmadan ajans kanallarından çekilmektedir. Bu haberlerde yer alan hukuki muhataplar haberi geçen ajanslar olup sitemizin hiç bir editörü sorumlu tutulamaz...
Habere ifade bırak !
Bu habere hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.